KIRMIZI BALIGIN MACERALARI ...

28 Haziran 2007

Fıçı fıçı fırçala dişleri


"Dişler çıkarken kullandığımız oyuncaklar artık gerilerde kaldı. Şimdi diş fırçası zamanı .."

Kırmızı balığın ölçekli bir maket izlenimi veren, kendi boyutlarına uygun bir diş fırçası var. Tabii ki meyve aromalı diş macunu olduğunu söylemeye bile gerek yok. Akşam yatmadan önce diş fırçalanır ilkesini azıcık ileriye götürüp tüm gece diş fırçalanır şeklinde yorumlayan Kırmızı Balık, anne ve babasının uyku akan gözlerinin içine bakıp “diss diss” nidaları ile dişlerini fırçalamaya devam ediyor.

Buzdolabındaki Terlikler

Kırmızı balık giderek artan yaratıcılığını anne ve babasını şaşırtmak için de kullanıyor. Anne ve baba terliklerin ayakkabılıkta, diş macununun banyoda durması gibi klasik bir düşünce anlayışına sahipken, Kırmızı Balık tüm bu geleneklere meydan okuyor. Yürümek, birşeyler taşıyabilmek ve kapakları açabilmek gibi fiziksel becerilerini de bu yaratıcılığı ile birleştirince ortaya buzdolabındaki terlikler gibi sürrealist çalışmalar çıkıyor.
Kırmızı Balık bir yandan da evinde düzen istiyor. Bunun için de tüm gün oradan oraya koşuşturup eşya taşıyor. Anne ve babasının engelleme çalışmalarına rağmen minik bedeniyle bir arı gibi çalışıp dolaplarda ve çekmecelerde kapalı kalan eşyalara özgürlük dağıtıyor.

Zor Günler

Kırmızı Balık 1.5 yaşını doldururken annesi artık emmeyi bırakma zamanının geldiğine karar verdi. Kırmızı Balık’ın neredeyse tüm arkadaşları emmeyi bırakmış, yemeklerini güzelce yiyen, büyük, akıllı balıklar haline gelmişlerdi. Ancak annesi Kırmızı Balık’ın emme konusundaki ısrarından dolayı umutsuzluğa kapılıyordu. Kırmızı Balık bu konuda annesinin korkularını boşa çıkardı ve bu süreçte annesine çok yardımcı oldu. Kırmızı Balık şimdi arada bir biraz huysuzluk ediyor ama bu zor günlerinde Kırmızı Balık’a karşı anlayışlı olmak lazım. Kırmızı Balık kendi küçük çapında büyük bir iş başarıyor!

Azılı Kırmızı Balık

Kırmızı Balık 7. dişin ardından 14 Haziran’da ilk azı dişini çıkarttı. Artık tüm yemeklerin kendisinden korktuğu azılı bir balık o!

Not: 27 Haziran'da ikinci azı gorundu.

Küçük geveze

Kırmızı Balık her fırsatta eline geçirdiği herhangi bir nesneyi telefon gibi kulağına götürerek hayali arkadaşıyla bizim anlamadığımız bir dilde konuşuyor. Dakikalarca maceralarını anlatan Kırmızı Balık sohbetin heyecanlı yerlerinde elini kolunu sallıyor, ses tonunu yükseltiyor, bazen kahkahalar atıyor! Geveze Kırmızı Balık hayali arkadaşının konuşmasına fırsat vermek için bazen konuşmaya ara veriyor, dinliyor, sonra devam ediyor. Kırmızı Balık’ın performansına bakılırsa ileride yüklü telefon faturaları ödeyeceğimiz daha şimdiden kesin görünüyor!

Yine hep birlikte

Kırmızı Balık’ın babası Şubat sonunda Türkiye’ye, minik balığına ve evine döndü. İki ay aradan sonra babasını ilk kez gören Kırmızı Balık bu uzun ayrılıktan dolayı babasına küstü. Babasının yüzüne bakmayan, başını çeviren, görmezden gelen Kırmızı Balık’ın sevgi dolu kalbi ancak birkaç dakika küs kalabildi ve sonunda Kırmızı Balık kendisini babasının kucağına attı. Bütün geceyi sarmaş dolaş geçiren Kırmızı Balık ve babası hasret giderdiler.
Babanın dönmesiyle Kırmızı Balık anneannesindeki uzun misafirliğine son verip anne ve babasıyla kendi evlerine yerleşti. Kırmızı Balık yeni düzeni içinde günün erken saatlerinde başlayan koşturmacalı bir hayata başladı. Kırmızı Balık her sabah uyanıyor, hazırlanıyor, çantasını hazırlıyor ve haftanın gününe göre ya anneannesine ya da babaannesine gidiyor, akşam da tekrar toplanıp eve geri dönüyor. Kırmızı Balık yüksek tempolu, bol aktiviteli yeni hayatını sevmiş görünüyor.